1. Dünya
Savaşı
Savunma
Cepheleri
Çanakkale
Cephesi
1914-1916
Çanakkale Cephesi
3 Kasım 1914’de İngiliz ve Fransız donanmalarının bombardımanları ile
başlamıştır. Cephede Deniz ve Kara savaşları yapılmıştır. 18 Marta kadar Deniz
savaşı sürmüş fakat itilaf devletlerinin başarısız girişimleri ile kalmıştır.
Kara savaşları ise 1915 Yılı aralık ayına kadar sürmüş Çanakkale’yi
geçemeyen İtilaf kuvvetleri 9 Ocak 1916’da Çanakkale Boğazından
çekilmişlerdir. Hem kara hem deniz savaşının yapıldığı cephede iki
taraf içinde büyük kayıplar verilmiştir.
Osmanlı
Devleti’nin Almanya’nın yanında yer almasından sonra itilaf devletleri gözünü
İstanbul’a dikmiştir. İstanbul’u ele geçirip Almanya’nın doğusunda güç kazanmak.
Boğazı aşarak Rusya’nın silah ve mühimmat ihtiyacını karşılayarak Almanya’nın
doğusunda etkili olmasını sağlamak aynı şekilde Rusya’ya karşı İstanbul
Boğazında söz sahibi olmak.
Belirsiz
şekilde bulunan balkan devletlerini kendi tarafına çekerek bölgede
Almanya’ya karşı güç oluşturmak gibi hedefleri olan İngilizler ve Fransızlar
için kaçınılmaz bir cephe olmuştur. Çanakkalede çok büyük kayıplar
vermişler ayrıca donanmaları büyük hasar almış ve iç karışıklıklara yol
açmıştır
Çanakkale Cephesi
İttifak Devletlerinin zaferi ile Sonuçlanmış, burada ulaşılmak İstenen
hedeflereUlaşılamamış bunun bir sonucu olarak Rusya savaşı kaldıramamış
ve savaştan çekilmiştir. Osmanlı açısından Çanakkale cephesi
ise Osmanlı Devletinin yıkılışını geciktirmiş ayrıca Milli bir seferberlik
duygusunu oluşturmuştur ki bitik haldeki Osmanlı Devletinin İtilaf devletlerine
karşı kazanmış olduğu zafer ile «Çanakkale Geçilmez» diyerek Çanakkale
Ruhunu oluşturmuş bu ruh ise Kurtuluş Savaşının en önemli
kaynağı olmuştur. Burada kazanılan zafer En önemli yapı taşını
oluşturmuştur. Osmanlının bu savaşta kaybettiği (esir-yaralı-şehit) asker
sayısı ise ikiyüz binden fazladır. Özellikle nitelikli askerlerini bu cephede
kaybetmesi Osmanlı’nın diğer cephelerde kaybetmesi üzerinde de etkili olmuştur.
Çanakkale
Cephesinin Sebepleri•
1- İtilaf
Devletlerinin Çanakkale boğazını geçerek İstanbul’a ulaşmak istemesi
2-
Boğazlardan geçerek Rusya’ya yardım gönderilmek istenmesi•
3-
İstanbul’u ele geçirip Teşkilat-ı Mahsusa’nın bastırılmak istenmesi
4-
Almanya’nın doğusunda güç oluşturmak istemeleri
•5-
Kafkas Bölgesinde Rusya’yı hafifletmek
Çanakkale Deniz
Savaşları
•İngiltere
ve Fransa’nın Osmanlı Devletini saf dışı bırakmak istemesi aynı zamanda
Boğazlar üzerinden Rusya’ya yardım ulaştırmak istemesi bu suların iki taraf
içinde çok önemli olduğunu gösterir.•İngiltere ve Fransa’nın Dönemin en güçlü
donanmalarına sahip olmasından dolayı bu cepheyi kolayca kazanıp savaşı daha
hızlı bitirmek isteklerinden dolayıtüm çabalarına rağmen Çanakkale’yi
geçememeleri üzerine beklenmedik bir mağlubiyet
almışlardır. Ayrıca «YenilmezArmada» olarak bilinen
donanmaları ağır hasarlar almıştır.

•Osmanlı
ise itilaf devletlerinin bu hazırlıklarına donanması olmadığı için boğazı
geçirmemek karşı önlemler almaya çalışmış boğaza mayınlar yerleştirmiş,
gelibolu yarımadası ve çanakkale kıyılarına ise Batarya desteği ile Tabyalar
yapmıştır. Bu tabya ve mayınlar deniz savaşının kazanılmasında çok büyük
etkiye sahip olmuştur.
•Çanakkale
Cephesinde yapılan ilk ateş 3 Kasım 1914 Tarihinde İngiliz ve Fransız
Donanmalarından yapılmıştır. Bu bombardıman 18 Mart’a kadar devam etmiştir. 18
Marta Kadar olan süreçte ise İngilizler İstanbul’a ulaşmanın planlarını
yapmaktalar ve en iyi yolun kara çıkarması mı yoksa donanma ile tahrip edilerek
geçilmesi olduğunu belirlemeye çalışmaktadırlar.
•Bu zaman
diliminde Rusya’dan bu operasyon için destek istenmiş ama Rusya kendi aleyhine
sonuçlanabileceğinden dolayı çekimser bir yol izleyerek istenen desteği
sağlamamıştır. Yapılan toplantılar sonucu operasyonu İngiltere ve Fransa
birlikte yürütecektir. 19 Şubat’a kadar Türk Tabyalarını ağır ateş altına
tutarken bir yandanda türk mayın gemileri tarafından döşenen mayınlar ingiliz
gemileri tarafından temizlenmektedir.
•Uzun
süren tartışmalar sonucu İngiliz Deniz Bakanı Churchill’in baskısıyla 19
Şubat İngiliz ve Fransız Donanmalarının yanında destek olarak gönderilen savaş
gemileri ile birlikte boğaza hücum edildi ama Türk Tabyalarının sert atışları
sonucunda verilen hasar ile hücum püskürtülmüştür. Bu hücum sonrasında bölgede
etkili olan fırtınadan dolayı tekrar bir harekat olmamıştır.
•Deniz
harekatının başarısız olacağından tedirgin olan İtilaf Devletleri Olası
bir kara çıkartması için hazırlıklarını başlattılar. Son deniz hücumu
olan 18 Mart gününe kadar İtilaf donanması Türk Karalarını tahrip
etmeye devam ettirdi.İngilizler ise Marmaraya bir an önce ulaşmak
için deniz ve kara kuvvetlerini güçlendirmeye başladı. 16
Mart İngiliz Harekat Komutanı’nın istifası üzerine yerine görevlendirilen
Amiral John Michael de Robeck Harekatın 18 Mart günü yapılacağını bildirdi ve
17 Mart tüm komuta biriminin yer aldığı toplantıda harekata son şekli verildi.
Ayrıca Amiral Robeck bu toplantıda «Planlarıma göre Yarın akşam
marmarada olacağız» söyleminde bulunmuştur.
17 Mart
İngiliz Mayın Tarama filosunun verdiği rapora göre boğazın mayınlardan
arındırılmış olduğunu bildirmiştir. Savaşın kaderini değiştiren nokta ise bu
rapordan biraz sonra türk uçağının keşfi sonucu mayınların temizlenmiş olduğunu
bildirildi ve Harekat öncesi gecesine Nusrat adlı mayın gemisi ile son 50
civarı mayın boğaza daha önceki gibi dik değil paralel olarak yerleştirilmiş ve
bu sayede İtilaf donanması bu mayınları tespit edememiştir.
•18 Mart
Sabahı ise harekat başlamış İtilaf Donaması tüm birimleri ile boğaza hucüm
etmekte ve Tabyaları ağır ateş altında tutmaktadır. Dönemin en güçlü savaş
gemileri boğazın önüne kadar gelmiş marmaraya doğru hücum
halindeyken Türk Tabyaları ise donanmanın menzillerine girmesi ile atışlara
başlamıştır. İtilaf Donanmasının ağır ateşi altında kalan tabyalar tahrip olmuş
bazı itilaf donanması gemileri ise ağır hasar almışlardır. Yoğun ateş sonucu
tahrip olan tüm tabyalar dışında Rumeli Mecidiye Tabyasında sadece
Seyit Onbaşı ve Niğdeli Ali kalmıştır. Bir şeyler yapmazsa durumun daha kötüye
gideceğini anlayan Seyit Onbaşı 250 Kiloluk top mermisini sırtlayıp
ateşlemiştir. Bir kaç atış denemiş ama başarısız olmuş son atışında Ocean
Zırhlısını dümeninden vurulmuş ve gemi kontrolden çıkmıştır. Bunun üzerine
diğer gemiler ise herhangi bir çarpışmayı önlemek için kıyılara
yanaşmış bu esnada ise boğaza paralel yerleştirilmiş mayınlara çarpmışlardır.
Bu esnada itilaf donanmasının harekat komutası şaşkınlık içerisinde
geri çekilmiş ve İtilaf donanmasıda ağır hasar alıp boğazdan uzaklaşmışlardır.

•18 Mart
Deniz Harekatı Osmanlı’nın Çanakkale Deniz Zaferi ile
sonuçlanmıştır. 23 Mart’a kadar İngiliz ve Fransız donanmaları
toplantılar yapmış son olarak Amiral Robeck, Müttefik Devletler
Amiralliği’ne bir yazı göndermiş ve özellikle 18 Mart’taki kayıpları da göz
önüne alarak, “mayın sorunu düşündüğümüzden daha büyükmüş.Bu sorunu çözene
kadar operasyona devam edemeyiz” demiştir ve kara kuvvetlerinin çıkarma
yapmasına kadar donanmanın etkisiz olacağını bildirmiştir.Çanakkale Kara
Savaşları•Deniz harekatının başarısız olması sonucu kara harekatının olmasını
kararlaştıran itilaf devletleri ilk çıkarmayı yapacakları 25 Nisana kadar
hazırlıklarını sürdürmüş bir yandan da Türk Tabyalarını bombalamaya devam
ettirmiştir. İngilizlerin planı Gelibolu’yu ele geçirmek ve Çanakkale Boğazında
Stratejik bir avantaj kazanarak Deniz Harekatında çok büyük önemi olan Türk
Toplarını imha ederek boğazı geçip bir an önce İstanbul’a ulaşmaktı.
•Kara
çıkarma harekatı vakit geldiğinde 25 Nisan gecesi birliklerini Seddülbahir ve
Arıburnu üzerine çıkartma yapmış fakat Türk Komuta Kademelerinin dikkatini
dağıtmak için Anadolu kıyılarına ve Saros Körfezine sahte
çıkartmalar yapmıştır ki nitekim bu sahte çıkartmalarda başarılı olmuşlardır.
•Seddülbahir
bölgesine yapılan çıkartma ile bu bölgede kara savaşı yapılmış ve İngiliz
askerleri kıyılardan daha ileriye gidememiştir.•Arıburnu’nda ise düşman
çıkartmasını kesmek için 57. Alay Komutanı Kur. Yarbay Mustafa Kemal «Ben
size Taaruzu değil, Ölmeyi emrediyorum» diyerek tüm birliklerini taaruza
geçirip buradaki ilerlemeyi başarıyla durdurmuştur.•Kıyıya yapılan
çıkartmalardan sonra Gelibolu’nun iç kesimlerini ele geçirmek isteyen düşman
kuvvetleri kıyılardan ilerisine çok büyük başarılar elde edilerek
geçirilmemiştir. Bundan sonra ise savaşın yoğunluğu Gelibolu’ya yönelmiş ve
burada kısa süren çatışmalar devam etmiş savaş mevzilerde devam etmiştir.
•Bu sırada Kur.Yarbay Mustafa Kemal Paşa’ya Cephede gösterdiği
büyük başarılardan dolayı Padişah tarafından gümüş İmtiyaz madalyası
verilmiştir.•Mayıs ayında yapılan saatlerce ve günlerce süren çatışmalardan
dolayı yorgunluğu artan ve maddi imkansızlık içerisinde bulunduğu için yetersiz
beslenen askerler imkansızlıklar içinde olumsuz etkilenmeye başlamışlardır.
Bu durumu
önlemek için ise Mustafa Kemal «Benimle beraber burada muharebe eden
bütün askerler kesinlikle bilmelidirler ki, bize verilen namus görevini tam
olarak yerine getirmek için bir adım geri gitmek yoktur. Rahatlıkla uyuma
yolunu aramanın, bu rahatlıktan yalnız bizim değil, bütün milletimizin ebedî
olarak yoksun kalmasına sebep olacağını hepinize önemle hatırlatırım.Bütün
arkadaşlarımın, fikir birliğinde olduklarına ve düşmanı denize dökmedikçe
yorgunluk belirtisi göstermeyeceklerine şüphem yoktur» diyerek moral vermiştir.
Osmanlı Harbiye
Nazırı Enver Paşa Gelibolu’ya gelmiş düşmanı kıyılardan atmak için Kurmayları
ile planlar yapmıştır. Yapılan toplantılar sonucunda 19 Mayıs bir taaruz
yapılıp düşmanın kıyıdan tamamen atılması planlanmıştır. Bu arada
İngilizler tarafından karada alınan mağlubiyetler iç karışıklıklara yol açmış
İngiliz Deniz Bakanı Chruchill ve İngiliz Deniz Kuvveleri Komutanı Amiral
Fischer görevinden istifa etmiştir.
19 Mayıs
Türk birlikler büyük bir orduyla taaruza geçmiş ama tam anlamıyla başarılı
olamamıştır. Bu yapılan büyük çarpışma sonucu iki tarafta çok büyük hasar almış
ve kendi ölülerini gömmek için Ateşkes yapılmıştır.
Ayrıca
Gelibolu’daki başarılarından dolayı Mustafa Kemal Albaylık Rütbesine
Terfi edilmiştir.
•Çanakkale
boğazı açıklarında bulunan İtilaf donanmasına ait savaş gemileri Türk ve Alman
donanmasından gün geçtikçe büyük kayıplar vermiş bu kayıplar Düşman
birliklerinde moral bozukluğu oluşmasına yol açmıştır. Aynı zamanda Türk
uçaklarından düşman birlikleri içerisi nde bulunan müslüman askerler için
propagandalar yapılmıştır.
İngiliz
kuvvetleri bu olumsuz durumdan daha fazla etkilenmemek için bir an önce taaruza
geçip hızlı şekilde Gelibolu’yu ele geçirmek istemiş ve tekrar
taaruza kalkmış Kirte köyü üzerine hücum etmişlerdir. Bu taaruz sonucunda çok
büyük kayıplar vermiş ve istedikleri ilerlemeyi başaramamışlardır.
Kirte
köyüne taaruzu başarısız olan itilaf kuvvetleri başka bir tarafa yönelip 5
Temmuzda Zığındere üzerine taaruza kalkılmıştır. Bu taaruzdan Osmanlı ordusu
çok büyük kayıp vermiştir. Bu taaruzlar sonucunda bir başarı elde edemeyen
itilaf devletleri savaş kurallarının dışına çıkarak yerleşim alanlarını ve
hastaneleri bombalamıştır.•Savaşı tek bir bölgede toplamak istemeyen itilaf
devletleri diğer taraftan Seddülbahir üzerine taaruza kalmış ama buradada çok
büyük kayıplar vermiştir. İtilaf kuvvetleri iç kısımlara ilerleyememiş ilerleme
hareketlerine Türk tarafından çok sert şekilde cevap verilmiş ve
henüz büyük bir kara savaşı kazanılamamıştır.
![]() |
Kara
Savaşları Haritası
|
6 Ağustos
müttefiklerinden takviye birlikleri ve ihtiyaçlarını karşılayan itilaf
kuvvetleri tüm gücünü toplayarak tekrar taaruza kalktı. Bu taaruz
sonucunda Osmanlı , Kara savaşında ilk kritik
mağlubiyetine uğradı. Bu mağlubiyetin ardından moral bulan itilaf
kuvvetleri tekrar taaruza kalkıştı ve Gelibolu’da iç kısımlara doğru
ilerlediler. Alınan mağlubiyetler sonucunda durumun kötüye gittiğini anlayan
türk komutası ilerlemeyi durdurmak için planlar yapmış ve bu görev için Mustafa
Kemal Paşa uygun görülmüştür.
Mustafa
Kemal Paşa Anafartalar Grubu Kumandanlığına terfi ettirilmiştir. Albay Mustafa
Kemal tüm birliklerini düşmana karşı taaruza kaldırmış burada çok kritik
zaferler elde ederek düşman kuvvetlerinin ilerlermesini durdurmuştur. Bu
nedenle kendisine «Anafartalar Kahramanı» denmektedir.
İngilizler
tarafından Gelibolu’nun iç kesimlerini ele geçirmek için yaptıkları taaruzlar
Osmanlı Kuvvetleri tarafından sert şekilde karşı koyulduğu için Anafartalara
yaptıkları son taaruzdan sonra büyük kayıp veren itilaf kuvvetleri tekrar
mevzilerine girmiş ve savaş mevzi savaşı olarak devam etmiştir.
Türklere
karşı başarı elde edemeyen İtilaf kuvvetleri Hilal-i Ahmer hastanelerini
bombalamaya devam etmiş diğer yandan ise Gelibolu’da büyük kayıplar verildiği
için İngiliz Hükumeti Çanakkale’den geri çekilmeyi tartışıyordu.
15 Ekim
ise İngiliz Hükumeti tarafından General Hamilton görevinden alınmış
yerine ise General Charles
Monroe atanmıştır. Çanakkale Cephesine gelerek keşif
yapan General Monreo savaşın daha fazla sürdürülemeyeceğini anlamış
ve Çanakkalede bulunan birlikler için tahliye planları yapmaya
başlamıştır.
Kışın
bastırması ile birlikte zor koşullar altında kalan itilaf kuvvetleri bir an
önce askerlerin tahliye edilmesini planlarken diğer yandan ise bunun en az
zararla nasıl yapılacağını tartışmaktaydı. Yapılan tartışmalar sonucu
Seddülbahir kıyılarında az miktarda asker bu askerlerin etkinliğini
bulundurarak tahliye’nin Osmanlı’dan gizlenmesi düşünülmüş ve
tahliye hazırlıklarına başlanmıştır.
8
Aralık tarihinde ise düşman kuvvetlerinin tahliye harekatı başlamış 9 Ocak’a
kadar kademeli şekilde devam etmiştir. Tahliyenin Osmanlı tarafından
anlaşılmaması için diğer yandan da çatışmalara devam edilmiştir. 9 Ocak ise son
birliklerinide alarak adadan çekilmiş geride ise askeri mühimmatlarını bırakmak
zorunda kalmışlardır.
İngilizlerin
adaya çıkartma yaptığı dörtyüz onbin askerden tahliye edilen sadece ikiyüz
bindir dolayısıyla bu cephede ikiyüz bin asker kaybetmiştir.
Fransızlar
ise cepheye yetmiş dokuzbin asker çıkartmış, tahliye ettiği asker sayısı ise
otuziki bindi•Osmanlı ise ikiyüz bini aşkın asker kaybı olduğu biliniyor. Bu
cephede neredeyse yarım milyon insan kaybedilmiştir.
Böylece
14 ay süren Çanakkale Cephesi kapanmıştır.
ÇANAKKALE
CEPHESİ’NİN SONUÇLARI
Çanakkale
Boğazı aşılamadığı için itilaf devletlerinin İstanbul İşgal edilememiş ve
Osmanlının Ömrü bir kaç yıllığınada olsa uzamıştır.
Bu
savaşın zaferi ile Osmanlıda bir ruh oluşmuş ve bu ruh en önemlisi Kurtuluş
savaşı olmak üzere bu günlere kadar etkili olmuştur.
Boğaz
aşılamadığı için Rusya’nın istekleri karşılanamamış ve Rusya kısa süre sonra
savaştan çekilmek zorunda kalmıştır.•İstanbul üzerinden balkan devletleri
itilaf devletleri tarafına çekilemediği için doğu cephesi planları tamamen
çökmüştür.•Döneminin en güçlü donanmaları zayıf gördükler Osmanlı karşısında
mağlubiyeteuğramıştır
.
Hazırlayan:
Murat UYSAL 24.04.2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder